Çıktıkça dumanı, artan hüyüktün
Mahsulün etrafa, saçanlar gelsin
Bir çok vilayetten, hayli büyüktün
Yüz üstü bırakıp kaçanlar gelsin.
Siyah altın aktı, beyaz yok oldu
Kurdular termiği, yeşiller soldu
Ekmeğini yiyen, eskiden boldu
Diz üstü bırakıp, kaçanlar gelsin.
Cümle zengin ile fakiri toktu
Terk edilme gibi, korkusu yoktu
Depremle oluşan, sanki bir şoktu
İz üstü bırakıp, kaçanlar gelsin.
Her yıl ensesine, tokat vururlar
Bu kadar çarpanı, nasıl bulurlar
Sabırda abide, dim dik dururlar
Piz üstü bırakıp, kaçanlar gelsin.
Göç alır, göç verir, kalansa erir
Bilmem ki sonumuz, nereye varır?
Almaz. Alırsa da, çoğunu verir
Söz üstü bırakıp, kaçanlar gelsin.
Virane olmasın diye çabamız
Sevgidir harmanı, sunar yabamız
Kucaklar herkesi, geniş abamız
Köz üstü bırakıp, kaçanlar gelsin.