Akl-ı selim değil. Yörük
Tenden sıyrılmış kmda sevda
Nasır boşluk, el ense tokat
Bulut bulut atar damarlarında
Gövdesine sürgün dal kırığı
Gırtlağına çökmüş yeşil kan
Dudak mesafesi aşk, esmer mecaz
Esrir güneşler başında
Erir mercek, uzar anlam
Bakışların yatağını öpen göz
Ahbabım rehber
İliklerini çözer de dünyaların
Sonra yağmurlar, ilenç giysi: kuru yatak
Dağ sadık, güneş vefa: bulut borcu
Denize mızrak yıldız: şavkın tuzu
Bitmez aşk, çıkmaz can, kayar niyet
Sıva tutmayan duvar, sağır yordam
Kendi kadar kendi oysa
Geçmiş de bir gün gelecek
Sığınılan şimdi de
Ey durmadan biriktiren alışkanlık!