Gökten inen öyle bir ekmek var ki, ondan yiyen ölmeyecek. Gökten inmiş olan diri ekmek ben'im. Bu ekmekten yiyen sonsuza dek yaşayacak. Dünyanın yaşamı uğruna vereceğim ekmek de benim bedenimdir. Bedenim gerçek yiyecek, kanım gerçek içecektir. Bedenimi yiyip.
Ne mutlu yaslı olanlara! onlar teselli edilecekler. Ne mutlu yumuşak huylu olanlara! onlar yeryüzünü miras alacaklar. Ne mutlu doğruluğa acıkıp susayanlara! onlar doyurulacaklar. Ne mutlu merhametli olanlara! onlar merhamet bulacaklar. Ne mutlu yüreği temiz o.
Dünyaya ışık geldi, ama insanlar ışığın yerine karanlığı sevdiler. Çünkü yaptıkları işler kötüydü. Kötülük yapan herkes ışıktan nefret eder ve işleri açığa çıkmasın diye ışığa gelmez.
Bin arasında birinizi on bin arasında ikinizi seçeceğim ve onlar ayakta, bir olacaklar.
Göksel babanız yetkin olduğu gibi, siz de yetkin olun.
Tanrı ruhtur, o'na tapınanlar da ruhta ve gerçekte tapınmalıdırlar.
Bir kimse sudan ve ruh'tan doğmadıkça tanrı'nın egemenliğine giremez.
Bedenin ışığı gözdür. Gözünüz sağlamsa, tüm bedeniniz aydınlık olur.
Yeryüzünde kendinize hazineler biriktirmeyin. Burada güve ve pas onları yiyip bitirir, hırsızlar da girip çalarlar. Bunun yerine kendinize gökte hazineler biriktirin. Orada ne güve ne pas onları yiyip bitirir, ne de hırsızlar girip çalar.
İnsanların size nasıl davranmasını istiyorsanız, siz de onlara öyle davranın. Kutsal yasa'nın ve peygamberlerin söylediği budur.