Üşüyorum
Pencereden baktım kar yağıyor,
Kar yollara değil, ciğerlere yağıyor.
Üşüyenler, donanlar,
Aşsız, ekmeksiz kalanlar...
Çok kolay pencereden seyretmek,
Konuşmak, söylemek, ahkam kesmek.
Hadi çık dışarı, yürü karlı yollarda,
Çalış, deş çöplükleri, kağıtları toparla.
Üşüyor mu ellerin, ayakların?
Farkında mısın mosmor olan yanakların?
Yüreğine hiç kar yağmıyor mu?
Üşümüyor musun hiç?
Kardeşlerine, ailene ekmek götürmek için,
Ekmek parası uğruna morarmıyor mu parmakların?
Bakarken eskiyi hatırlayıp;
'Aaah! ' etmiyor musun?
Bu duygularla bir yoksula gitmiyor musun?
Kömürü yok, odunu yok..
Daha kötüsü yakacak sobası yok..
Bütün aile bir barakada yaşıyor,
Akşama yok içecek çorbaları,
Sıcacık sarınacak yorganları....
Bunlar üşüye dursun,
Elleri, ayakları buysun,
Ben keyfime bakarım ne demek?
Bunları anlatırken üşüyorum,
İnsanlık bu mu diye düşünüyorum?
Olamaz böyle şey,
İnsan; bu kadar zalim, bu kadar gaddar,
Ne bileyim...
Daha söylenecek çok şeyler var...
Beynim duruyor, kafam zonkluyor,
Omuzlarıma bir yük biniyor,
Kulaklarım çınlıyor, kalbim tekliyor...
Allahım, merhamet arayan bu zavallılara,
Tez elden merhametini indir,
Gözü dönmüşlerin eline baktırma,
Göbeği şiş, ensesi kalın,
Midesi tok, gönlü aç insanların,
Eline bırakma!
Bırakırsan da, bırak insana,
Allah'tan korkan,
Kuldan utanan,
Helal haramı bilen insana...
Gözü yaşaran, kalbi titreyen,
Her sıkıntıya katlanan...
Kimse üşümesin, donmasın,
İnsan, insanın katili olmasın,
Budur vicdan. budur yürek,
Ağlamamak, ağlatmamak gerek....