Öyle değil mi?
Boş şeye,incir çekirdeğini doldurmaz deriz
Harika bir meyvedir mevsiminde bol yeriz
Yaprağı güneş geçirmez altında serinleriz
Toplu iğne ucu kadar çekirdek öyle değil mi
Dört bir yanınıza bakının neler halk etmiş
Üzerine yemin ediyor,ayetinde bahsetmiş
Yüce Allah minik hafızaya neler nakşetmiş
Yüz tanesi ile bir serçe doymaz öyle değil mi
Önceden biliyor nerde nasıl bir ağaç olacak
Her yıl dallarına kaç yaprak ve meyve dolacak
Kimin rızkı varsa vesile yaratıp bulup alacak
Sürece bakın tıkır tıkır çalışıyor öyle değil mi
Ne yapar ne eder,bakarız misâl küçük karınca
Durmadan çabalar koşturur bir yaz boyunca
Çalışır durur,yan gelip yatmaz karnı doyunca
Birbirini görünce selâmsız geçmez öyle değil mi
Hava durum uzmanı,yağmurun yağacağını bilir
Giriş kapısının etrafını yükselterek önlemini alır
Bu nasıl bir duyu,son kata çıkacağı deliği bulur
Mutfağa düşen damla yiyeceğe erişir öyle değil mi
Arı der geçeriz,malzeme seçmek için düşer yollara
Kilometrelerce üşenmeden gider bol çiçekli dallara
Bin derde deva,doyum olmaz petek petek ballara
Ölçüsü şaşmaz,milimetrik şekil çizer öyle değil mi
Emrimize amade edilen olan şu koca doğaya bakın
Bu tabiat ananın kendi yaptığı şeyler demeyin sakın
En ince teferruatına kadar işlenen emeğidir Hak'kın
Noksan ve eksik olan bir şey göremeyiz öyle değil mi
İncir çekirdeği,karınca ve arının akıl almaz öyküsü
Nasıl deriz bunların hepsi hayatın olağan döngüsü
Biraz düşünmek zahmetinde kalanın kalmaz uykusu
Tek yaptığımız yiyip içip yatıp kalkmak öyle değil mi
Adana&2011