Şu İstanbul
Sabah akşam bir koşmaca
Bir garip kent şu İstanbul
Bir hengâme,boğuşmaca
Bir bulmaca şu İstanbul
Kör dövüşü sanır bakan
Dört nala bir seldir akan
İhtişamı ile yürek yakan
Bir sevgilidir şu İstanbul
Demişler taş toprağı altın
Komşu kapısından yakın
Her gece gündüz akın akın
İstilaya uğradı şu İstanbul
Sülaleyi toplayıp getirdik
Örf ve adetlerimizi yitirdik
Marmara da balığı bitirdik
Geleni kucaklar İstanbul
Nüfusu çok ülkeden fazla
Dolup taşıyor bahar yazla
Kimselere yok demez asla
Çok doğurgan şu İstanbul
Kalabalıkta bulup seçemem
Baş tacımızsın vazgeçemem
Yazsam çizsem beceremem
Ceyhan,ne yapacak İstanbul
H.Paşa&1985