Şiir Arama

Saint John Perse - Chronique'ten

… Büyük çağ, işte geldik – insan ayaklarımız çıkışa dönük. İstifçilik
yetti artık, harmanımızı rüzgârlandırmak, şereflendirmek
zaman geldi.
Yarın büyük boralar meyveleri çalacaklar, şimşek iş başında olacak.
Göğün asası iniyor, toprağa damgasını vurmaya. Birlik kuruldu.
Ah! Mutlu azınlık da kalksın ayağa, yeryüzünün pek büyük ağaçları
kalksın, izinden gittiğimiz bir büyük ruhlar oymağı gibi… Ve
akşamın şiddeti insin, tatlılığın haberiyle insin, yıkıcı taşlardan
yollar, lavantayla aydınlanmış yollar üstüne…
O zaman, ambere takılmış en yüksek sapta, fildişi safirinin üstünde
Yarı çözük, en yüksek yaprağı titreyişi.
Hareketlerimiz şimşek bahçelerinde uzaklaşıyor…
Başkaları kursun yapıları, kayalar ve lavlar arasında. Mermerleri
başkaları diksen şehre.
Bizim için yüce macera türküyle başladı.Yeni elin açtığı yol ve
doruktan doruğa taşınan ateşler.
Harem türküleri değil, gece türküleri, yani Macar Kraliçesinin
türküleri değil, eski aile kılıçlarının aslı uçlarında kırmızı mısırlar
tanelenirken söylenmez.
Daha ağır türkü, başka kılıcın türküsü, şeref ve büyük çağ türküsü
gibi ve Ustanın türküsü, akşam vakti, ocak başında, yolunu
yapayalnız uçan Ustanın.
…Ocak, ruh önünde ruhun gururu, büyük ve mavi kılıçta büyüyen
ruhun gururu.


Yorum Yaz

Yorumunuz (*)

Resimdeki kodu giriniz

IP Adresiniz: 3.149.229.155

Yorum Yok

Bu söze ilk yorumu siz yazın.