Şiir Arama

Ümit Kilislioğlu Özger - Bayram Çiçeği

Annesi Hülya diyor ya,
Meryem gerçeği.
O bir bayram çiçeği.

Bayramdan bayrama süslenir
Gözleri bir başka ışır
Saçları savrulur,
Kır çiçeklerine karışır.

Herkes giyinir giyinmez
Kilitli dolaptan çıkar kolonya şişesi
O zaman görülmeye değer neşesi.
Sürer önce eline,
Oradan saçının her teline.

Geleceği hakkında karışık aklı
Bunda da yerden göğe haklı.
Hemşire olup yara mı sarsın?
Yoksa okumasın da erkenden
kocaya mı varsın?
Zaten dayısı diyor ki:
“Başıma kaldı üç tane yetim,
kızı yok okutmaya niyetim”.
Ailede akıllı biri var: hala.
“Öğretmen olsun ”diyor, “kalmasın ezik”
“Kız çocuğuna altın bilezik”.
Bir kaç yıl içinde kim öle, kim kala…

Boynunda bir zincir taşır,
Ucunda nazarlık
Ziyaretler erken başlar, önce mezarlık.
Ninesi, dedesi, babası,…
Dönüşte çamura saplanır
Dayının arabası.

Arkasından bir kaç ev gezmesi,
Karamela, fındık ezmesi.
Eller öpülür, harçlıklar toplanır,
Elalemin divanının üstünde
Hop hop hoplanır.
Birileri gelir, yaramazları haklar,
Çekilir kulaklar.

Önce paralar sayılır
Sonra çocuklar sokağa yayılır
Şişmanı, zayıfı, ufağı, irisi.
Meryem de karışır aralarına
Sırtında mor çiçekli entarisi.

O yalnız bayramlarda eğlenir
Cebinde bir sürü kağıtlı şeker,
Atlı karıncaya biner, niyet çeker,
Artan paranın saklanması yeğlenir.

Mor elbise kalkar kalkmaz dolaba
Ruya biter, başlar yine günlük hayat
Sabah kalk, akşam yat..
Annesi yine hırçın olur, dayısı yine kaba.

Meryem de mahzunlaşır haliyle
Yaşar bir sonraki bayramın
Rengârenk hayaliyle.


Yorum Yaz

Yorumunuz (*)

Resimdeki kodu giriniz

IP Adresiniz: 3.147.62.99

Yorum Yok

Bu söze ilk yorumu siz yazın.