Hanginiz Bensiniz
hanginiz bensiniz
çocuk gülüşlerini saklayan elsiniz
çıldırmış bir ruhun derinliğinde
yaralarımı sardınız
ne kadar iyisiniz
yaralarımı açan da siz değil miydiniz
ömrümün en güzel senelerinde
hanginiz bensiniz
gazete sayfalarına kolsuz adam resimleri çizdiniz
şiddet biriktirdiniz
bir kalbi kırmaya gücünüz yetmezken
onurumu okşadınız
çok incesiniz
peki beni yerin dibine sokan kimdi
daha yüzümde tüy bitmezken.
hanginiz bensiniz
bir duvar dikildiyse önünüze gelemezsiniz
duvarları yıkmaktan bahseden yine sizsiniz
büyüdünüz dıştan dışa
aşkın eşiğinden döndünüz
çok sevdiniz
yoksa ben mi yanlış hatırlıyorum
çekip giden başkası mıydı
çıktığında karşınıza beklediğiniz
2 Eylül 2010