Ortası yok bunun...
Anlamıyorsun�
Bir deli dolu aşığım sana,
bir kanlı bıçaklı düşman.
Önce� Düşlerim dudaklarını, tenini
Sonra vururum başımı duvarlara,
bin pişman�
Marjinalliğin doruğunda bir sevda
İkilemlerim dağlarım kadar büyük,
duvarlarım kadar yüksek
zayıflığım, silahlarım�
Bin defa cezalandırır da tanrılarım
kurtulamam cehennemin sıcaklığından.
Ellerim yanar, tutuşur canım
Cehennemin ortasında bile
sevgisiz, arzusuz, buz gibi bir yanım.
Bir tarafım var ki tanımıyorsun�
Kâh zebaniyim, kâh melaike...
Anlamıyorsun...
Belki de bende suç
Kelimelerim adi, oynak, yalancı.
Kelimelerim kalleş, hain kağıtta
Türkü de yakarlar ızdırabıma,
ağıtta...
Belki de bende hata, kimbilir�
Usanmışım, bıkmışım, kirlenmişim günbegün
Günahkârım, isyankârım, isim bulmaz isyanım
Ah nasıl yalnız
nasıl,
ah nasıl arzulu
nasıl�
Boşa akar çeşmelerim,
ateşlerim boşa yanar
Ne bir ısınan yolcu,
ne bir susuz suya kanar�
Boşa açar çiçeklerim
boşa�
Gitsem anlatsam hüznümü taşa
Dayanır mı, usanır mı? ..
Ben yalnızım, ben umarsız...
Bahar gelir, çiçek açar,
İçimde soğuk,
zamansız...
Alır gider tomurcuğu.
Ne kendim sahiplenirim,
ne satarım o çocuğu
İçimde ikilemlerin
devam eder yolculuğu�
Seninle olmaz tatlım bu sevda
Ben ateş aldım mı yanar geçerim
Sen benim gibi yanamıyorsun.
Ortası yok bunun, diyorum...
Anlamıyorsun�