Niçin yaşadığını, öldüğünü bilmeyen
dert çeken dost
Çürüyen dost,
Sizin için söylüyorum
Milyonlarda harp ölüsü adına
İyiliğin, kardeşliğin, ümiden
Aynı hakkın, hürriyetin
insanlığın şarkısını
II
Biz insanlar
Bir avucun
Beş parmağı kacar kardeş
Boyun eğmiş, razı olmuş
Gömülmüşüz çamuruna alın terinin
Mayasına hamuruna kara ekmeğin.
Fabrika bacaları çatlayacak hırsından
Sefaletler, felaketler ve kötü niyet
Her gün götürüyor içimizden birini
Şu fabrika, şu vapur, lokomotif düdüğü
Şarkısını tekrarlıyor ezilmişler şehrinin.
IX
Mevyesini esirgeyen ağaca
Omuz veremiyoruz,
Bunun için adımız kötüye çıktı
Tecrit kamplarında çıldırdı
İşçiler, talebeler, genç kızlar
XIII
Anne girmem bu oyuncak dükkanına
Orda toplar, tayyareler, tanklar var.
Seviyorum söğüt dalı atımı
Tekme atmaz, ısırmaz
Ben yaşamak istiyorum
Ağaç gibi sessiz sessiz ve rahat
Karınca kararınca değil,
serile serpile boylu boyumca.
Anne girmem bu oyuncak dükkanına
orda toplar, tayyareler, tanklar var.
XXI
Gül be toprak, gül yüzüne
Öp elini çiftçinin.
Gül be güneş saz benize
Gül de güller açılsın.
Kahvede kağıt açan avare
Şu duvarcı, arabacı, amele
Bel bağlamış yedi karış ömüre.
Biz de bakabilelim
Bir ışıklı pencereden
Bize de pay düşmeli
Şehirlerden, caddelerden, denizden.
İnsan insan paylaşalım
Yaşamayı, komşuluğu, dostluğu
Bağdaş kurup yan yana
Bir sahandan yiyelim
Dünyamızın sofrasında.var