BEZGİN ATLAS
Herkes kendine bir şehir seçer
Doğmak için ayrı bir şehir; onun adını bile bilmez
Rüzgârını tanır, ayranını, tandırını tanır
Kâğıdını açar, kalemini yaratır, anılarını üfler
Yaşamak için ayrı bir şehir; ekmek parasını
Sevgili oyununu bu şehirden izler
Yaşamak bu yerin ortasıdır; kumunu, güneşini bir çatıya diker
Herkes kendine birkaç şehir seçer
Gölgelik, mevsimlik, yazlık; dostunun şehri, içmenin şehri
Yeşilliğini sevdiği, denizini ördüğü bir ayrı şehir
Yokuşlardan, sokaklardan örer kozasını
Ağını çarşılardan geçirir, cüzdanında önce bir kimlik
Sonra dostlar, akrabalar yaratır istenen bina örtüsünden
Sonunda bu şehirlerin tanıdık bir kasaba modelinde
Üç kiremit senden, beş kiremit benden; evini kurar
İçine girer, üremesi başlar seçtiği şehirlerin özeti olarak
Fırtınadan çatı, yağmurdan orta direk, güneşten bir eş
Penceresinden doyasıya bir manzara, ölesiye bir renk
O şehre gömülmeyi bekler, yaşamanın sona yakın bir yerinden