Hedef tahtasına, döndü döşümüz,
Dolu bizi vurdu, boş bizi vurdu.
Bir türlü, yoluna girmez işimiz,
Baharı beklerken, kış bizi vurdu.
Uzaklardan, kanat açıp uçtular,
Ülkeleri, sorunsuzca geçtiler,
Onlar bile, bizi düşman seçtiler,
Hastalık taşıyan, kuş bizi vurdu.
Konup Türkiye'de, vermişler mola,
Dinlenip de, devam etmişler yola,
Pislik bırakmışlar, ırmağa göle,
Dışkı bizi vurdu, çiş bizi vurdu.
Yetkililer, buyruk saldı her yana,
Dediler, bir zarar gelmesin cana,
Evcil kanatlıyı, yok ettik ama,
Gölde ölüp kalmış, leş bizi vurdu.
Bu olaya, farklı anlam veren var,
Belki başımıza, çorap ören var,
Sinemize, çeşit çeşit vuran var,
Ama nişan aldı, şaş bizi vurdu.
Gün aşırı, azalırken aşımız,
Yapılardan, sökülüyor taşımız,
Akıl ile, uzak düştü başımız,
Delinin attığı, taş bizi vurdu.
Bilgi üretip de, sır edemedik,
Ülkede yokları, var edemedik,
Çalıştık, didindik, kar edemedik,
Günlük yaptığımız, iş bizi vurdu.
ELEMİ, amaca ermek isterim,
Bahçemizde, güller görmek isterim,
Zemheriden öte, gitmiyor mevsim,
Hayal bizi vurdu, düş bizi vurdu.