Mahkeme kararıyla büyütürüz yaşımız.
Vatan görevi için, feda deriz başımız.
El açar, dua eder, bize can yoldaşımız.
Hep birlikte okunur, Bağımsızlık Marşımız.
Bu vatana bir canı, bağışlarız bin kere.
Yeter ki bayrağımız, inmesin gökten yere.
Bu asil duygularla gidiyoruz askere.
Yiğitlerin gönlünde toy düğünler kurulur.
Akranlar gurup gurup bir araya derilir.
Asker genç onuruna, ziyafetler verilir.
Davul zurna çalarken, ele kına vurulur.
Can vatana kurbandır, bizde gelenek töre.
Ana-baba gururla, göksünü gere gere,
Böyle yolcu ederler, yavrusunu askere.
Veda ettikten sonra,ana-babaya, eşe,
Aldırmayız soğuğa, kara, yağmura, kışa.
Hür oldukça yurdumuz, bir baştan öbür başa,
Göksümüz kabarırken, katlanır sevinç, neşe.
Doğuştan asker olan, bir milletiz bir kere.
Düşmanı yok etmeden düşünmeyiz tezkere.
Bu asil duygularla gidiyoruz askere.
Fitne, fesat açsa da her yanımda bir cephe.
Silkinir şahlanırım, bakmam gülleye topa!
Şehitlik varılacak, bize en son mertebe.
Hasımlarım sözümü, etsin kulağa küpe.
Bedenim parçalanıp olsa da pare pare.
Hainler yok olacak, buna yok başka çare.
Bu asil duygularla gidiyoruz askere.
Dünya birleşip gelse, karşısına dururuz.
Bedeni siper eder, vatanımız koruruz.
Egemenlik uğruna, bin kere can veririz.
İstiklal bayrağıyla, sonsuzluğa yürürüz.
Yurdumuz çiğnetmeyiz, düşmana göre göre,
Namertler kurtulamaz, kaçsa geldiği yere!
Bu yüce duygularla gidiyoruz askere.
İyi bellesin herkes, bunu böyle bin kere!
Bayrağımı indirtmem, bir an göklerden yere!
Tutsak hayat ölümden, acı er oğlu ere!
Bu yüce duygularla gidiyorum askere!
İbrahim Pataz
11.12.2008 Osmaniye
İbrahim Pataz