sarıldığım bu esrar
çıplak bir zar
kaşları alınmış
ağlak bir göz
azar azar
dudaklarıma sıçratılmış
yazar
elimde kalan
minyatür
veda köşeciklerinde suratsız
ahlaksız
alaycı
ufacık peygamber
kıskıvrak vücudu
kaskatı
korkudan beyaz
kendinden büyük
ferasetim sağır
kör
vurdumduymaz
alaşağı edilmiş
yenik
göbeğim çatlıyor
içimin suyu
ağzıma akıyor
omurgalı aşkın
göğüsleri küçülüyor
gel
buyur
öl ve soyun
doğur aşk öküzünü
içinden;
ya da dur
doyur
kal(k) ve giyin
bas git sonra
içimden;
büyümeden