Ağzında yasın gülleri
Tuğladan çocuklar döküyor
Kar altında bir sabah
Toprak kokuyor nefesi
Silmiş künyesini haritadan
Taze bedenler yontuyor
Kar altında bir sabah
Kederin ve aşkın dülgeri
Ruj ve kelebek mimarisidir
Geçmiş günlerden düşen alnına
Kar altında bir sabah
Erkenden aydınlanıyor kefeni
Bulutlar ve yaralı kuşlardan
Serin mezarlıklara
Kar altında bir sabah
Gül ve rüzgardır yağan şimdi
Kim anlar şairlerden başka
Çürüyüp solsa da şiirler
Kar altında bir sabah
Ölümün yüzündeki cevheri