Şiir Arama

Adnan Durmaz - Veda

hep seni arayan
gece yolculuklarına çıktım
düşünün karlı yollarında
sabaha kadar sigara içilen yalnızlığın med-cezirlerinde
sancılı sular gibi akan ömrüm
yokluğunun çöllerine
tuz kesti
uyudu bütün şehir
uyudu sokalar
kahırda-yalnızlıkta-nefrette
ateşlerin ortasında yanan yürek buz kesti
son sarhoş da sızdı meyhane kapısında
son yıldızları da bırakıp sana her şafak
yeniden öldüm hasrette


sabahçı kahvelerinde sakalı uzamış gurbetçilerden
köy minibüslerinde ırgatların ter kokusundan
bozkıra akşam çökerirken yorgun kervanlarıyla
kerpiçlerin suretinden toplanan keder kokusundan
akşam bulutlarının
kentin eşkaline çizdiği hüzzam şarkı
sokaklarda kuş sürüsü çocukların sevincinden
sarı başakların hışırtısına karışan
sevda türkülerinden
dağ yamaçlarında akan
çoban çeşmelerden
haklı sevdaların bağrına
kalbini bayrak yapan gerillalardan
ve devrimci kitaplardan
coşkulu –kederli şiirlerden
ve yaşama dahil
bize özgü ne varsa
her birinden damıttığım içimdeki dünyayı
varsın kimseler bilmesin üç günlük ömrümüzde
varsın
ormanlar kanasın sürgün isteklerimin akşamında
yalnızlıkta kalayım ben
çoğaltarak kendimi
hüzün hüzün dalga dalga
hırçın çaylar gibi kalbimi
kayalara çarpa çarpa
yanayım ben

yüzünün patikasında
giden arkadaşların
koca bir tarihe gülerek bakan hüzün
on bin yıllık esaretin
görünmez duvarlarına çizilmiş sayısız adın
yüreğe kattığı gök anlam
yıkılmış düşlerin
bizden sonrasına kalan ertelenmişliği
ve bir gün
aşkların da
zincirsiz dallar süreceği
güzel günlere dair düşüm
ayakta tutar beni

var sen git
sürgünlerden yorulmuş
bir ömrün bahçesine yol vurma artık
bir kere bak
son defa bak
gözlerime
son bakışım
özeti olarak kalsın aşkımın
başka bir şey istemem
kendini al ve git
bir kere bak
son defa bak
bakışın
içimdeki dünyaya armağan kalsın
son bakışın
yüreğime
ay olsun
ey kanayan dizelerimin yanık yeri
elveda


Yorum Yaz

Yorumunuz (*)

Resimdeki kodu giriniz

IP Adresiniz: 18.188.227.192

Yorum Yok

Bu söze ilk yorumu siz yazın.