Şiir Arama

Adnan Durmaz - Yıldız Ürkütülen Geceler

ah yaşamak
kavuşulmayan sevgili
ah ardından ağlanası...
gayri tüm yollardan uzak
bozkırlar ortasında
yıllar önce ölmüş
bir atın kafatası
beyninin boşluğunda inleyen rüzgar
bakışının boş yerinde hiçlik sarası
şimdi bu kör çukurlarda ne mazlum gözleri vardı
su başlarında durdu
söğütlere yaslandı
ateşlere nal vurdu
yağmurlarda ıslandı...

akar bu kör oyuklardan iki sonsuz ırmak gibi
gidilmemiş tüm yolların yaşanmamış macerası

terli akşam üstlerinde yarılıp geçilen al bulutlar
köpük köpüğe yıldız ürkütülen gecelerin karası

ölümü çiğneyerek toynak vurdu hayata
bir serüvencinin yürük atıydı o
iz bıraktı sevdalarda iz bıraktı kavgalarda

coşku kişnedi yıldız kişnedi
ayışığı kişnedi
aşk kişnedi kösnü kişnedi

sahipsiz kaldığı gün söndü gözlerinin çırası
ölüme yol vurdu derin yarası...

gök döktü kula rengini
yol çöktü
söğütler kesti fısıltısını
kırıldı suyun aynası
acı bu dağları kökünden söktü
ansızın bitti yol
bitti coşku
kuşku...
durdu
sanki yıldızlar tüy döküyordu

sahibi indi sırtından
kırılmış kılıcını karanlığa fırlattı
birkaç yıldız döküldü

dedi
ihanetler yedim
onca sevdadan

hadi git özgürsün
git ve kurtar beni
yurtsuz yollardan
ben kendimi yabanıl ıssızlara vurayım
ey yüreğim
yorgun atım

sonra kor tükürdü yere
ve tutuştu kuru otları hüznün
yürüdü gitti
malumdur sonrası

malumdur sonrası
eli sopalı adamlar
kaç yıl koştukları at arabası
ağır yükler
ve gözleri bağlı
dolap beygiri günleri
sinekler üşüştü yaralarına
kargalar gagaladı kanını
bir deri bir kemik
gayrı ne acı-ne sevinç
ne hüzün-ne de umut
umrunda bile olmadı

sonunda yürüyecek mecali bitti
alnının ortasından çekip vurdular
umrunda bile olmadı
bütün gök aktı son bakışına
yarısı bile dolmadı

orada ölmüştü o
çoktan ölmüştü
o suyun başında
o ayrılık akşamında
ayakta


Yorum Yaz

Yorumunuz (*)

Resimdeki kodu giriniz

IP Adresiniz: 3.21.247.78

Yorum Yok

Bu söze ilk yorumu siz yazın.