Şiir Arama

Adnan Durmaz - Yolcu

ah yollar kararmasın gece gelmeden gideyim
tenha gülüşüne kasvet çöreklenmeden gideyim

bakışımın yaralı turnasından
birkaç kırık telek kalsın
susuşum
yanık bir imge
ve yaşam kıpırtıları
yosunlu taşlarımdan geçen
bir de benden bulduğun
yanlışların-cürümlerin-suçların
incecik parmaklarınla tutulmuş muhasebesi
acımdan bulduğun kir
al kalsın sende
yak ve ısınsın öfken
gözü yollarda kalmasın ıssızlığımın
kıraç hasret suları suretimsiz eksilir
fazla beklenmeden gideyim

verilmiş sözümüz yok ki ömrümüz
buluşup ayrılmalar iklimi
ahdı peyman etmedik
bir yörük kilimi
iyi bilir dilimi
koptuğun geçmişin otlaklarında
bir keçi gibi dolaşan hüzün
benimle gider ve sen
bilirsin
yaşamak sürekli bir kopma
hesap kitap karanlığında azar çığlığım
fazla iteklenmeden gideyim

yoksuluz
şükür ki bulutları sevdik
yüzümüzün patikalarında
miskin yunus dolaşır ayışığında
şakiler sökün eder uzun havalardan
Bedreddin tutkular gömülüdür susuşun yarlarında
bir yanı ölü-bir yanı diri günler
bir yanı zemheri-bir yanı bahar demler
bir yanı sevda-bir yanı kavga yürek
bir yanı kan içinde
bir yanı çağla gülüş
bir yanı binyıllarda
bir yanı bir solukta yaşamak
şükür ki turnaları sevdik
bir gülüşle ısınılan soğukları
sevdalar yaratmak kekiklerden yıldızlara uzanan türkülerle
destanlar nadaslamak umudun kıraçlarında
düş harmanlamak karanlık gecelerin tınazında
tam bize göre
bir avuç dünyada binlerce renk dokuduk
biz sevmeyi
acıların kitabından okuduk
yazılmamış tarihlerin
ateşten yollarında yürürüz hala

şimdi akşam düştü
bilmediğim bir ülkedir gözlerin
kirpikleri buz sarkıtı
yaban gölgem dikenlenmeden gideyim

ezberlenmiş özveriler
dost için post olmanın tuhaflığı
aşk için kelle koymak
ekmeğini bölüşmek
yaranı bölüşmek
gözyaşını bölüşmek
omuz vermek yıkılana
emperyal sokaklarda
ilkellik biçimleri
klansal alışkanlıklar
bilinir
bizi tepeleyip geçmiş bütün ordular
bilinir kerpiç evlerimiz
birbirine omuz verir
yalnızlıktan ağlayanlar olmadı buralarda
hepside o
ezberlenmiş ilkel duygularla
her şeyin bir ederi olduğu dünyalarda
yüreğimiz çöplüklere atılmadan gideyim

gurbetçi ömürleriz
nere yol vurduysa devran
heybemize türküler doldurmadan gitmedik
geride yoldaşlar koyan çağlayan sevdalarda
içimizde ölüleri
kendimiz katletmedik

yaşam bir yol ayrımları iklimidir
sen kendi yücelerinde kal
ben daracık ıssızlarımıza
kendimizi tüketmeden gideyim


Yorum Yaz

Yorumunuz (*)

Resimdeki kodu giriniz

IP Adresiniz: 3.144.253.195

Yorum Yok

Bu söze ilk yorumu siz yazın.