Gün dönüyor Nihan!
gün dönüyor
tepeye dikilmiş güneş
düşündürüyor
Bir zamanı paylaştık
soluk soluğa
ya şimdi
her şey
karlı bir cam ardında
Tut tutabilirsen
daha dün yaşadıklarını
çağır getirebilirsen
seni terk eden soluğunu
Gün dönüyor Nihan!
gün dönüyor
mekânı yüklenmiş zaman
bizi de götürüyor
Çiçek büyütmüyorum artık
kuş beslemiyorum
toprak kokusuna yollar
gün eğimine
bir iz daha bırakıyorum
bir iz daha dizlerimle
Gün dönüyor Nihan!
gün dönüyor
yakıp geçen günlerden
teselli bir şelâle
saçların süzülüyor
Gezgin bir siluet gibi
düzensiz yüzüyor bulutlar
tekler yönsüz yürüyor
Kimse
ne kimseyi kurtarabildi
ne geçmişi
kim bilir
belki de aşk değildi bu
cemresiz toprağın tükenişiydi
Alışkanlıklarımı kaldırıyorum
ağır ağır
anıların rafına
anılar... Nihan!
anılar...
hâlâ ellerinin sıcaklığında
Bir kör kurşundur bazen
alıp götüren
bir kör kurşun gibi söz
bir ömrü mezada veren
O doğru bakış
bir beklenti şimdi
bir beklenti
baharın ve düşlerin onikisinden
Belki de budur aşk Nihan!
aşk budur zahir
vurulurken
sevgilinin saçlarını okşayan
Niobe'nin Kızları da
taş olmuş diyorlar
Ana Tanrıça da
duydun mu Nihan!
bir hüzün gibi duruyormuş
elleri
hasretmiş okşanmaya
Yapma öyle Nihan!
çekip durma canımdan
seni senden kurtarmayı
neden düşleyeyim ki
Sen
kendin çık Nihan!
sadece kendinle çık
dilek şartlarda yaşamaktan
gel şimdiki zamana
yoku yaşamasın an
öpüşerek geçelim bu akşam uçurumdan