Yaratıldı dünya ve
Başladı zaman.
Bir çocuğun ellerinde
Parçalanan,umuttur,zaman
Geçmişe ait bir türkü:
“Uzun ince bir yoldayım” gibi…
Bir ninnidir,
Anadolu kadının ağzında,
Çocuğuna, yarını anlatan.
Eski bir roman kokusudur:
Gençlik aşklarını yaşatan,
Kırık bir oyuncağımız,
Geçmişten kalma,belli belirsiz hatırladığımız.
Dağda,kekik kokusudur, zaman
Çiğdemler arasında
Rüzgarla dört yana dağılan.
Avuçlarımızdan kayıp giden kum tanesidir:
Tutmaya çalıştığımız.
Mahpusluktur:
Eritmeye çalıştığımız.
Özgürlümüzdür:
Bir türlü bulamadığımız.
Acılarımızdır:
Unutmaya çalıştığımız.
Beklentilerimizdir,
Bizi çok uzaklara götüren.
Korkularımızdır,
Üzerine gidemediğimiz.
Beklediğimizdir,
Ötelerden gelen.
Bir Anadolu kadının elleridir,
Emekle nasırlaşan.
Yokluktur,
Geçmesini beklediğimiz.
Pişmanlıklarımızdır,
Telafi etmek için tekrar yaşamak istediğimiz.
Sayılıdır zaman,
İçimize çektiğimiz.
Gecedir,
Sonuna geldiğimiz.
Eski bir eşyadır,
Yenilgiye mahkum.
Siyah beyaz bir fotoğraftır,
Dalıp dalıp baktığımız.
İlk bahar kelebeği,ilk kar tanesi,
İlk sararan yaprak, il hasat edilen.
Ve sükûttur zaman
“Bir daha bir türlü yaşayamayacağımız
Doyasıya yaşanması gereken
Yaşadığımız, bu andır! ” zaman.