Karanlık odamın içinde bir ben varım birde hayalin,
İçimde gecenin eseri özlem, sokak lambaları vebalim.
Yavaşlayan nefesim, kalemim, defterim,
Yatağımın altında saskladığım geçmişim...
Sevdalı kalbim gözlerine tutsak,
Masamda saatim, maziye inat geçmiyor zaman.
Gün doğmuyor kalbin çöllerine,
Ne de gece bitiyor.
Sadece sen varsın kalbimin yükselen tahtında,
Azalmayan sevgimle sohbete durun gözyaşlarımda,
Ben sabaha hasretim gözlerine olan sebepsiz aşkımda,
Ve bilki aşkın gözyaşlarıdır döktüğüm bulutlarda.
Çabam yok seni kaybetmeye yeni bulmuşken,
Ve lüzum yok gereksiz ayrılıklara.
Saat kaç olursa olsun gün doğmuş nasıl olsa,
Dökmüş aşkın gözyaşlarını haberin olmasada,
Yahut acı çekmiş içi aydınlanırken farkına varmasada..
Şimdi tek arzum sevdiğimi bilmeni istemem,
Ve avuçlarıma senler yağıyor derindeki elemden,
Gönül akla her fırsatta tebliğ ediyor aşık olduğunu,
Ve aşkın gözyaşları damlıyor pınarlardaki senemden.
Eskisi gibi boğulmuyor kevser havuzunda gönül,
Lakin korkuyor unutacağından...