bu odalar
bizi kabulsüz günlerin kıyısına
bizi manikürsüz hayatların ana rahmine
- ne kadar pislik
boşluğuna dokunmak isterim
loşluğuna kaçırıp kaygan düşleri
can alıcı bir ortamda
hadım edilsin erkekliğim
- ne kadar pislik.
caddenin tam karşısında
eteğini kaldırıp gösteriyor
gözlerini süzüyor şerefsiz
ayaklarında başlayıp
göğüs uçlarında bitiyor hikayemiz
- ne kadar pislik.
bir sabah telaş içinde koşarsın
dudağının kanını dökersin
tenimin en hassas yerlerine
- ne kadar pislik.