Denizde yalınayaklılara yol açan
Nebinin hatırıdır
İbret almazsak
Elçinin mucizesinden
Samiri�nin buzağısı böğürür
Firavun yüreklerde
Bir kere suları yarmak yetmez
Şimdi kudret helvası, bıldırcın eti
Usandırmasın bizi
Kaçıncı imtihanımız
Kaçıncı zora koşmamız
Seçkin elçiyi
Yoksa gerçek sebep
Yüreğimizdeki hastalık mı?
Elçiyi kılavuz edinen
Belki zorluklardan geçer
Ama varacağı yer
Doğru menzildir
Elçiyle alay eden
Binlerce mucize görse de
İkna olmaz
Daha zorunu bekler
Oysa peşine düştüğü
Akla muhal
Ya helvadan, odundan, taştan
Yapılmış puttur
Yada rüzgarla öten
Düdük misali
Bir buzağıdır
Aslında karar yürekte biter
Asanın yerden fışkırttığı suları gören
Aldanmamalı böğüren buzağıya
Vay be!
Ne çok buzağı var
Ne çok buzağıcı var
Boşuna değil bu öykünün
Kitapta yer alması
Bir kere
Nebinin peşinde
Denizi yararak karşıya geçmek yetmez
Sonra kaybedersek
İnandıktan sonra sapkınlık
Ne çirkin�
Asıl imtihan
İmtihan içinde imtihan
Başımızdaki�