İnce bir soluk içimden süzüldü pınarlarına aşkımızın
Bir daha düşünmenin takatini sorguladım benliğimin parçalanmış iksirlerinde
Düşündüm- yanılacağımı bilerek- ve yanıldım
Kendimden uzaklaşırken buğulu bir sis kümesi kapladı islenmiş yüzümü
Çarçabuk toparlandı tüm nağmeleri geçmişimin
Maziye gömülecek her satırını yeniden okudum
Merak edip yeni baştan dönüp bakmamak için
Kendimden uzaklaşırken senden özge izlençlerimi sildim belleğimden
Sadece beklemek kaldı kendimden uzaklaştığımı göreceğin günü
Simanı hatırlamamak dürtüsü doldu içime
Onu da başardım yüzüne efsunlu bakmıyorum artık
Mazimiz gelmeyecek peşimizden öyle silinecek ki her anı
Anımsamak istemeyeceğiz kandırmacalı aşk oyunumuzu
Kendimden uzaklaşırken tek düşündüğüm bir mavi çizmek yüzüme
Anımsayıp sevineceğim tek bir nüve kalsın geçmişimden geleceğe
Bir kadeh de dökeceğim tüm yalanların üstüne sarhoş olurken hüzünleneyim diye
Kendimden uzaklaşırken teline dokunmayacağım saçlarının
Kokusu sinmesin yaşantımın diğer yüzüne
Yavaşça buz kesiyor düşlerim ve düşüncelerim
Unutuyorum kendimden uzaklaşırken sendeki beni