fırtınalar koptuğunda
yerle, gök birleştiğinde
amansız kar ile boranda
eyvah!
kıyamet koparsa birde
münafıklar sorar
ne iş yapar bu ozanlar?
çalıp söylemekten başka
o yöre senin
bu diyar benim
dolanmaktan başka
ozanın işi sazın tellerinde
sözlerin özünde gezinmektir
ezilenleri kayırır
haksızlığı haykırır
türküler kardeştir ozanlarla
yol arkadaşlıkları var fırtınalarla
Karacaoğlanlar, Pir Sultan Abdallar
Yunuslar, Veyseller, Mahsuniler
çaldılar, söylediler hem öğütlediler
ömürleri yettiğince
o sözler, boş sözler değildi
değirmenlerin taşlarını döndürdüler
fırtınaları dindirdiler
kar ile boranı bahar ettiler
kuzular meledi zümrüt çayırlarda
yurdum bağlarında güverdi sevgiler
salkım kucak
altın başaklar boy verdi tarlalarda
demet, demet
yine de soracak münafık
ne iş yaparsın sen ozan?
be hey! kafaları taş duvar
beyinleri örümcekli kafirler
emeğin gür sesi
halkının kalemli neferidir
ozanlar...
bilesiniz be hey gafiller
ağır işçidir onlar...