Şimdi yollara vursam kendimi.
Deniz aşırı diyarlara uzak ülkelere ulaşsam.
Okyanus kokusunu içime çeksem dalgalar vururken sahile.
Yada bir deniz yıldızı olsam kızgın kumlarda kalan.
Mimozalar açtığı zaman Akdeniz iklimlerinde sarı sıcak duygular yaşasam.
Sonra medeniyetten uzak toprak yollarda çam kokularını çeksem içime.
Yalın ayak koşsam yağmurlarda ıslak ıslak.
Yeni bir yerde yeni bir bahar bulsam kendime.
İçinde aşk olsa senden yansıyan.
Aşk; antik bir kent, batık bir enkaz yada paslı bir madalyon her yeni güneşle değer kazanan.
Aşk; inci tanesi misali sıkı sıkı bir midyede saklanan.
Farklı yollarda yeni baharlarda da olsa, uzak yolların son yolcususun sen aşk dediğimde.
Unutsam sonra seni, yeni bir yüzyıla uyansam uzun uykulardan.
Yine yollara çıksam ve aşkı arasam, biliyorum sensin karşıma çıkan.
Hadi uyan sende bir deniz kasabasında yeni mevsime.
Sahile vuran yosunlu bir şişede bir iki cümleyle.
Geride tükenmez hisler, yarım kalmış sevgiler bırakmıştık yollardan önce.
Şimdi elinde imzasız şekilde ama bildiğin iki kelime.
Aşk, seni seviyorum diyor yıldızlı gecelerde yüreğimde.