Şiir Arama

Seyfi Karaca - Adsız Ağıtsız

Yüzünü hep küskünlere alıp giden yağmurlarla
Ayağı yerden kesik,
Gönlü aşka düşüren kalbinden
Kendinden başkası tabip olmayanı..aşkı..
Müşkül ve murdar eylenmiş zamansızlığın
Dünden kalan bütün tarifi bulunmayan yerlerde pusatsız
Meyletmeksizin mesken tutup hüznünü
Akkreplere ayarlı zimmetli bir saat dönerse
Başbaşa alınmış bütün belalardan zincir çekerek
Her yanı kışkırtılmış duman çöküntülerin kaplandığı
Diyarsız dağlara
Buz koyarcasına yalnızlığında çektiği sancıların
Nasıl sussun o büyüdükçe büyüyen içe kapanık şehirler?
Nasıl, her beklediği duraklarda yalnızca kendiyle karşılaşan
Kime avunsun..? Nesine sevinsin?
Yerinden durmadan oynayan topraklar gibi
Ve seyri sisli perdelerde molasız gip gizli
Dünyası sürekli bildiği adreslerden merdiven merdiven taşınan
Her bir vardığı rüzgar sadece kendi ıslığını çalmakta son nefes
Doğduğu her gün..Yorgunlaştığı her akşam..
Ufuksuz bir bakışın gözaltısı gözetlemelik
Simsiyah dürbün karartması ardiyeden
Nasıl sussun
İzi geçmişi devralan yaralara kabuk üstünde kabuk..
Nasıl açılsın geleceğe ışık
Gözleri camekan..ayağı diken...Çarşı dükkan..
Yüreği vitrininden atılmış çığlık ve kama...
Kimi kimden yar diye danışsın feryatsı
Yokladığı bütün hatırların
Kahvesi acı tadında sefil hane ah ile vah
Yol ortasında bırakılmış onca mektupların
Herbir adımsız gölgeleri kendi kendine pul pul postacısı
Kimi çağırsın
Kimden kime çağrılsın...? ?
Her yanını uğultular saran sessizliğiyle kırık kalp
Buruk sancı.
Islandıkca içini boşaltan kağıtların sürgün vardiyeleriyle
Rüzgarı zifir gurbetlere sürüklemekten küskünlüğe boğulmuş
Kim yansın sönmüş çıralardan arta kalanlarını
Yağmurun kollarına kapanarak
Ağıtsız..
Çırıl-çıplağını sarındığı..


Yorum Yaz

Yorumunuz (*)

Resimdeki kodu giriniz

IP Adresiniz: 18.118.126.44

Yorum Yok

Bu söze ilk yorumu siz yazın.