Şiir Arama

Ali Hışıroğlu - Benim Yarim İstanbul

BENİM YÂRİM İSTANBUL



Durgun dalgalarınla boğuştum İstanbul'um,
Sırrımı bölüşmekten niçin sakındı Haliç?
Ben de böyle hicranlı, ben de işte bir kulum,
Gizli gizli ağlamak sana yakıştı mı hiç?


Aklımın terasında,
İki kaş arasında,
Gül solmuş yarasında,
Benim yârim İstanbul...


Daha dün gibi her şey, her şey ölü ve taze,
Boynuzu kırık boğa yahut pinti bir aslan...
Oysa dün bir sultandın; şimdiyse ah kepaze,
Çağır bari Bizans'ı ona sığınıp yaslan...


İhanet bulaşmadı,
Kahpelik yanaşmadı,
Mahzunluk yaraşmadı,
Benim yârim İstanbul...


Üsküdar sahilinde umudumu vurdular,
Kadıköy uykusundan nedense uyanmadı...
O yasak sevdamızı âleme duyurdular,
Eyüp'ün kandilleri kaç asırdır yanmadı...


Yeniçeri ağası,
Bırakmış ihtirası,
Yüreğimin belası,
Benim yârim İstanbul...




Yanmadı hiç boğazın kana çalan güneşi,
Fatih'in törpülenen yüzyıllık umudu var...
Vahdettin kamburlaşmış, tıpkı hilalin eşi,
Bizans'ın surlarında yükselen başka duvar...



Kanımı donduransın,
Vakte karşı koyansın,
Bırak kâinat yansın,
Benim yârim İstanbul...



Mümkün değil bulunmaz sen İstanbul gibisi,
Bir yanın gül kokarken, bir yanından kan damlar...
Nerden bulaştı sana bu hıçkırık mavisi?
Meram koca bir âlem, kuzu kuzu adamlar.



Kâinatın tek gülü,
Ve güngörmüş, görgülü,
Kaderin 'ah' örgülü,
Benim yârim İstanbul...



Bayezid meydanında kuşlar idama durdu,
Henüz daha dönmedi ulu hakan seferden.
Gözyaşları olmasa Sultanahmet kururdu,
Ne bir iz ne bir nişan şimdi yüce neferden...



Geçmişinle öğün dur,
İster sus, ister kudur,
Âleme sözüm budur,
Benim yârim İstanbul...




Fazlınla büyümüş hep Anadolu sevdası,
Bir öksürsen bilirim, Selanik'ten duyulur...
Kim bilir sensin arzın beş yüzyıllık rüyası,
Asırlardır hep böyle çakallar gece ulur...


Şarkını unuttun mu?
Zamanı uyuttun mu?
Mertliği kuruttun mu?
Benim yârim İstanbul...


Uygarlığın eseri bu betonsu yürekler,
Tozlu raflarda eyvah kitabın efendisi...
Her sokakta asabi, çılgın belalar bekler,
Kol geziyor yurdumda, kahpelik mühendisi...


İyi, doğru ve güzel,
O 'ol' denen sırlı el,
Sana vurgun hep ezel,
Benim yârim İstanbul,




Her vakit böyle hoyrat gemiler yükleniyor,
Kalbimin hududundan çark ediyor dilekler.
Kaç asırdır peşinden ruhum sürükleniyor,
Harabe surlarını şimdi sarhoşlar bekler...


Kurtlar kaptı koyunu,
Bu kahpelik oyunu,
Kurutamaz soyunu,
Benim yârim İstanbul...


(MART-NİSAN&2006)


Yorum Yaz

Yorumunuz (*)

Resimdeki kodu giriniz

IP Adresiniz: 13.59.134.65

Yorum Yok

Bu söze ilk yorumu siz yazın.