Biz kimleriz diye sorma, biz hayata boş vermişlerdeniz. Bize hayat nedir diye sorma, biz hayat deryasında yüzenlerdeniz. Bizi arama lüks meyhanelerde, bulamazsın. Biz dost şarabı içenlerdeniz. Bize dost, arkadaş nedir diye sorma, biz onlar için ölümüne gidenlerdeniz.
Kaleyi sattım, filler isyanda, vezir intihar etti. Bu arada atları da serbest bıraktım! Çevremdeki piyonlardan zaten medet ummadım… Şimdi şah olduğunu düşünen varsa buyursun hamIe yapsın!
Ben bana inananı hiç yarı yolda bırakmadım. Bırakanı da bir daha asla ‘adam’ yerine koymadım!
Benim yediğim pekmez gittiğim Antep duvarda resmimiz alemde ismimiz var. Nihat doğan
Kimine göre adam, kimine göre yalanız. Rahat olun siz, biz adamına göre adamız.
Giden gitsin, yangınlarla döner. Arkama bile bakmam çünkü krallar önde gider.
Ceplerim esrar dolu gidiyorum kumara, dünyaları kaybettim gülüşün on numara. Bir resmin vardı sevgllim, astım bir duvara, baktıkça canlanıyor hatıralar yakıyorum bir sigara.
Bu fani dünyaya tek geldik tek gideriz, bizi 3 kuruşa satanları biz beleşe veririz.
Samimiyet istiyorum artık, boğuldum dili süslü, ama yürekleri boş kişlliklerden!
Satmadık dostumuzu, bildik hassımızı, kapatmadık eskllerden kalmış yaralarımızı, akıtırız kardeş uğruna kanımızı. bilsinler ki krallar öImeden bırakmaz tacını.