Şiir Arama

Dursun Yüksek - Odamız, Evimiz Ve Biz

Gelin dostlar sizinle hürriyet sokaklarına dalalım,

uzanalım karaman köy�e dek

ziya Gökalp sokağında 9 nolu evin

kapısını açalım.

Burası bizim evimiz...

İşte şu oda da bizim odamız.

Eski bir battaniyeyi kilim yapmışız yere

yadırgamayın

tül perdelerimiz yok. Perdeleri açmayın

masamızın ayağı kırıktır,

kitaplığımız kâğıt kaplı sandıktır.

Duvarlarda kartpostallar tek süsüdür odamızın

sorunlarımız... Dertlerimiz

izmarit izmarittir küllüklerde

uykusuz gecelerimiz, çarşaflarda kırış kırış

tavanlarda göz göz belirir.

Askılıklarda asılı durur kirli çamaşırlarımız

yıllardır anamızın eli değmemiş hiç birine

ütü yüzü görürse bir kez

gömleğimiz, pantolonumuz,

giymeye kıyamayız.

Mutfağımızda bir kaç tencere-tabak

ve bir-iki kilo soğan patates vardır bak.

Kahvaltı masamızda yalnızca

çay-peynir ekmek

akşamları katığımız bir çeşit yemek.

Belleğimiz anımsamaktan korkar kışları

bir tatlı hayaldir yalnız,

sobanın gürül gürül yanışları

soğuklarda biz yatağımıza

soyunarak değil giyinerek gireriz.

Titrer titreriz sabahlara dek.

Ve biz bu yaşamın içinde

boy vermesi istenen birer filiziz

anamızın babamızın gözünde... Gönlünde.

Bunun için yıllardır

soğukları düşlerimizle ısıtarak,

açlığımızı umutlarımızla bastırarak

düşerek-kalkarak... Yürüyerek, koşarak

hep aynı dekoru içinde yaşamın

yaşarız. Yaşarız.

Ve yine de hiç bir zaman

inceldiğimiz yerden kopmayız.


Yorum Yaz

Yorumunuz (*)

Resimdeki kodu giriniz

IP Adresiniz: 18.119.161.216

Yorum Yok

Bu söze ilk yorumu siz yazın.