Şiir Arama

Necmi Dayan - Kötü Servis

Türk Sanat Müziğini dinleyen Canan hanımın sokağa bakan kafesinin tahta merdivenli girişinde, kesinlikle kendi el yazısı ile yazdığı bir tabela da; sıcak
bira,kötü servis, iki günlük çay gibi maddeler yazılı. Canan hanım demek ki kafesini kendi keyfi için açmış. Ziyaretçi istemiyor. Ama gelin görün ki daha geçen hafta, belki o yazıyı okuyan müzip bir grup Canan hanımın kafesine tıpış tıpış çıkıp pat pat o güzelim çiçeklerle çevrili kafesinin bahçesine yerleştirdiği, her sabah tozlarını aldığı masalardan birinin yumuşak minderlerle süslü sandalyelerine çörekleniyorlar...

Olası. Belki sıcak biranın tadına bakmak istemiş olabilirler. Olası. Canan hanım yok demiş olabilir sıkıla sıkıla.

Kötü servis gerçeğini hani gözlerimizle görmesek inanmayacağız. İki günlük
beklemiş çay da yok. Gurup her halde; madem geldik hanımefendi mutlaka çayınızı içmeliyiz mi demiştir? Evet böyle olmuştur.

Canan hanım atölyemizin kapısından içeri dalıyor. Alnında biriken ter damlacıkları sanki ne kadar çok sinirlendiğinin, sıkıldığının yegane işaretleri.

Ustamız kaynak yapmakla, bense dirseğimi haddeye çarptığım için açılan
yaranın kanını durdurmakla meşgülüm. Bizim sağır ve dilsiz diğer çalışanımızsa Canan hanıma aval aval bakmakta.

- Yahu çocuklar (Canan hanımın gözünde hepimiz küçüğüz) siz de çay var mı?
- Var Canan hanım. Poşet mi yoksa normal çay mı olsun diyen ustamızsa
atölyeye düşen Canan hanıma gülmemek için dudaklarını kemirip duruyor?
- Fark etmez. Kovamadım! Oturdular. Tutturdular iki günlük çay içmeye geldik diye. Yok desem de inanmadılar. Ben o yazıyı şaka olsun diye yazdığımı anlatmaya çalıştım ama dinleyen kim!

Usta sağır ve dilsiz çalışanımıza işaret edip üst kattan poşet çay getirmesini
istedi. Delikanlı dudakla kaşla gözle el parmak işaretleriyle istenilen şeyi
anladı. Demlik poşetlerle tıka basa dolu kavanozu aşağıya indirdi çocuk.

- Çok değil mi çocuklar?
- Hayır Canan hanım. İstediğiniz kadar kullanın gerisini bizim çocuk sizden alır.
- Valla ben içinden üç adet alayım...
- Olur mu Canan hanım? Rahat rahat yapın çayınızı...
- Öyle mi diyorsunuz? Ya valla zahmet verdim size de...
- Ne zahmeti Canan hanım...Komşuyuz şurda...

Canan hanımın arkasından bakan ustamız bize dönüp,

- Bu kadın acaba benim gizli hayranım mı? Sabah akşam gizli telefondan
beni arayan biri var. Beşinciyi mi alsak ne dersiniz?

Sağır ve dilsiz neye niçin güldüğünü bilmeden gülüyor. Ben ciddiyim. Ben hiç gülmüyorum. Usta bana dönüyor hareketli koltuğundan,

- Sar ciğerim bir cıgara da dağıtalım Canan hanımın kokusunu...


Yorum Yaz

Yorumunuz (*)

Resimdeki kodu giriniz

IP Adresiniz: 18.219.207.11

Yorum Yok

Bu söze ilk yorumu siz yazın.