Vurulmuşum düşüm, gecelerden kara. Bir hayra yoranım çıkmaz canım alırlar ecelsiz, sığdıramam kitaplara.
Vurulsam kaybolsam derim çırılçıplak bir kavgada, erkekçe olsun isterim, dostluk da, düşmanlık da.
Evet, bu korkusuzluğu, soya çekim yasalarından çok, devrimci öğreti, devrimci bilinç ve kavga koşullarına borçluyum.
İçmek! gözlerinde içmek ayışığını. Varmak! gözlerinde varmak can tılsımına. Gözlerin hani?
Ne alnımızda bir ayıp, ne koltuk altında saklı haçımız. Biz bu halkı sevdik ve bu ülkeyi. İşte bağışlanmaz korkunç suçumuz.
Düşün! uzay çağında bir ayağımız, ham çarık, kıl çorapta olsa da biri, düşün, olasılık, atom fiziği,ve bizi biz eden amansız sevda.