Ağlar çekiliyor sulardan sular da biziz
Bir sokağı yürüyorum ardımda peygamber çiçekleri
Kaldırım taşları, unutulmuş bir an, tırnak izleri
Ardımda fistolu perdeler, özenle saklanmış tabancam
Bir sokağı yürüyorum ağlar çekiliyor sulardan
Herkes küçük bir hayatı doldururdu tıka basa
Anı biriktirirdi herkes; yaşamak buysa!
Usulca beklerdik sessizliğin çökmesini, susardık
Sonra yataklara ulaşırdık tören adımlarıyla
Bir sokağı yürüyorum ardımda kayboluş
Dilenciler, sözcükler, tozlu resmi dedemin
'Ölüm gibi birşey oldu ama kimse ölmedi' dizesi
Elektrik direkleri, fallar, yalanlar ardımda
Ölümlere ağlanırdı, tozu alınırdı küçük yaşamların
Nerde gülmesi gerektiğini bilirdi herkes
Nerde susması gerektiğini, gitmesini bilmezlerdi ama
Çünkü gitmek yeniden başlamaktır kendine
Ve eksik kalan ne varsa...
Postacılar gelmeden okunurdu mektuplar
Gurbet denirdi; tren daha yanaşmadan gara
Bilinirdi kimin geleceği. yolcular da yalandı
Yalandı ağlamaklar. kurallar vardı, yasalar, tarihler
Sevişmek yasaktı örneğin ve şüheda fışkırırdı arada bir
Çiçekleri hiç açmayan topraklardan
Bir sokağı yürüyorum ardı arkası kesilmiyor çocukların
Ağlar çekiliyor sulardan sular da biziz
Bir sokağı yürümek gibi sevgilim; her şeyiz
Eski ve yeni olan.