Konuşanın mevkii, bir fikrin kıymetini az çok değiştirir: ister istemez sözden ziyade söyeyene bakarız.
Dans yatay isteklerin, dikey tatminidir.
Akarsu, ne güzel hayat dersidir: küçük engellerin üzerinde köpürür; büyüklerin yanından sessizce geçiverir.
Başkası düştü mü, "çürük tahtaya basmasaydı" deriz, kendimiz düşünce, tahtanın çürük olmasından şikâyet ederiz.
Hakiki büyük adamlar güzel ağaçlara benzer. Dallarında yuvalar kurulur, gölgesinde yorgunlar dinlenir, çiçeklerine sürünenler güzel koku alırlar, meyvesiyle açlar doyar ve yaprakları arasından dökülen güneş damlaları toprağa hayat verir. Hiç kimseye ve hi.
Arapça ve farsçayı atarsak esrârengiz şiir olmaz.
Gölgede duran güneşi göremez.
Hepimiz ölümün nişanlısıyız.
Her güzel çiçeğin etrafında kötü otlar biter.
Kartalın beğenmediğini kargalar kapışır.