Başımıza gelen herhangi bir belâda, tesirinden çok niyete bakarız. Damdan düşen... Bir kiremit bizi daha çok yaralar. Fakat kötü bir elin attığı taş kadar kederlendirmez. Taş hedefe değmeyebilir;fakat niyet yapacağını yapar.
Her şeyden önce iyi olalım, ondan sonra mutlu oluruz.
Mutsuzluk, şüphesiz çok büyük bir öğretmendir, fakat bu öğretmen; derslerini pahalıya ödetir ve faydası da parasına değmez.
İyi bir aşk mektubu yazabilmek için ne demek istediğine dair hiçbir fikrin olmadan yola çıkmalı, ne yazdığını bilmeden bitirmelisin.
Eğer insanlar tanrı olsaydı, kendilerini demokratik olarak yönetebilirlerdi. İnsanlar tanrı olmadıklarına göre, mükemmel bir devlet insanlara göre değildir.
Empoze edilen sosyal sistemin eşitsizligi ve modern otoriter devletin kısıtlamaları insanları birbirlerini desteklemek yerine sömürmeye götürmektedir.
Ey büyük filozoflar, bu faydalı dersleri siz yalnız kendi çocuklarınıza, kendi dostlarınıza verin ne olur! hem siz fikirlerinizin meyvasını daha çabuk elde edersiniz, hem de bizim çocuklarımız sizin meshebinize girmek tehlikesinden kurtulmuş olur.
Yalnız şunu soracağım: felsefe nedir? en tanınmış filozofların kitaplarında bulduğumuz nedir? onları dinlerken insan kendini, bir pazar yerinde avaz avaz çağıran bir sürü madrabaz arasında sanır; her biri bana gelin, bana gelen aldanmaz diye bağırır durur. Kimi, cisimlerin mevcut olmadığını, her şeyin tasavvurda yaşadığını iddia eder; kimi maddeden gayrı olmadığını ileri sürer ve allah dünyanın kendisidir der. Birisi ispata kalkar ki dünyada iyilik kötülük yoktur, hayır ve şer birer kuruntudan ibarettir. Öteki der ki, insanlar birer, canavardır; birbirlerini parçalayıp yemeleri cürüm sayılmaz.
Gerçek demokrasi hiçbir zaman var olmamıştır ve olmayacaktır da.
Gerçek demokrasi var olabilmesi için, o kadar insanın toplayacak bir yerin olması gerekirdi. Milyonlarca insanı da bir yerde toplayamıyorsanız. Temsili demokrasi ile yetinin.