Söz Arama

Şarktaki gibi her sokağın ötesinde bir başka cemaat, her kapının arkasında başka dil, her semtte ayrı bir din gibi şeyler görünmez batı avrupa'da... Bu muhtelif kavimlerin birlikte yaşama meselesi akdeniz ortadoğu toplumlarına hastır. Hindistan alt kıtası.

4193 kere okundu

Yorum Yaz

Yorumunuz (*)

Resimdeki kodu giriniz

IP Adresiniz: 18.222.20.3

Yorum Yok

Bu söze ilk yorumu siz yazın.

Bu Kategorideki Diğer Sözler

Türk ordusu ricat etmeyi bilmezdi. İlk defa ricat etmeyi istiklal savaşı'nda öğrenmiştir. Gazi mustafa kemal paşa'nın harp tarihimizdeki büyük katkısı düzenli geri çekilmeyi öğretmesidir.

Osmanlı cemiyeti'nde şunu açık söyleyelim, klâsik devir "islâm devri" dediğimiz -abbasiye devri" ve "orta asya"da timurlenk ve onun oğulları uluğ bey zamanında süren klâsik parlak ilmî gelenek bitmiştir. Osmanlı dönemi bu klâsik ilmi geleneğin parlak olar.

(mustafa kemal atatürk'ün sofya operası'nda izlediği bir icradan sonra sarf ettiği "adamların bizi balkan savaşı'nda niye yendiklerini anladım" sözünün şerhi mahiyetindedir. ).

Ruslar eğitimli, bilgin ve sanatçı bir halk ama büyük ressam ve romancıların torunları durgun. Akademinin icatları ve laboratuvarlarda elde ettikleri bilgiler sanayiye dökülemiyor. Rus halkı bizim şark komşumuz olan iranlılar gibi kültürel mirasına ve bil.

19. Ve 20. Yüzyıllarda japon dediğiniz, avrupalıya benzemek için önce gözünü ameliyat ettirerek işe başlamıştır. Bu ameliyatlar halen devam ediyor. İran'lı hanımlar arasında da burun ameliyatı yaygın, bizde de sarışınlık.

Bir opera eserini icra eden cemiyet, bir çok işi topluca yapabilme ve örgütlenme kâbiliyetine sâhip demektir.

Avrupa birliği gibi birliklerin içine girmek gerekir, fakat bunlara fazla bağlanmama, yani her an bavulu hazır iç güveyisi gelin kız durumunda girmeniz gerekir ki, bir kriz anında avi kolayca terk edebilesiniz veya hayatınıza devam edebilesiniz.

Liyakata dayanan terfi sistemi tıpkı eski cemiyetteki gibi devam etmektedir ve dolayısıyla da bu toplumda tıpkı eski osmanlı sistemi gibi sınıflaşma meydana gelmemektedir. Yani o anlamda bir sınıflaşma, sâdece belirli sınıfların hâkim olduğu ordular ortay.

Bizim milli eğitim camiamızı yönlendiren adamlar köylüdür. Bunların yüksek bir kültürü yoktur.

Üniversite tabi ki açılmalıdır, ama hakkari'nin kastamonu'nun dağlarına değil. Her yere gidip üniversite kurulmaz. Ankara'ya yirmi tane kurarsın buraya gelen öğrenciler ankara'nın nimetlerini görür.