Her şeyi bilme şeklindeki bu kendini beğenmiş küstahlığın temeli hiçbir zaman hiçbir şeyi anlamamış olmaktan başka birşey değildir. Bir kerecik bile olsa, tek bir şeyi tam olarak anlama deneyimi olan ve bilginin nasıl elde edildiğini gerçekten duyumsamış olan bir kimse, kendisinin hiç anlamadığı, sonsuz sayıda başka hakikatlerinde var olduğunu fark eder.
Kainat dediğimiz kitap ,yazıldığı dil ve harfler öğrenilmedikçe anlaşılamaz. O, matematik dilinde yazılmış;harfleri üçgen, daire ve diğer geometrik şekillerdir. Bu dil ve harfler olmaksızın kitabın bir tek sözcüğünü anlamaya olanak yoktur.
Ölçülebileni ölç, ölçülenmeyeni ölçülebilir yap. Doğanın kitabı matematiksel bir dille yapılmıştır.
Hiçbir şey öğrenemeyeceğim kadar cahil birine hiç rastlamadım.
Hiçbir şey keşfetmeksizin büyük meseleleri uzun uzadıya anlatmak yerine, keşke bir tek olgu, hatta küçük bir şey keşfetseydim.
İki gerçek birbiriyle asla çelişmez.
Tabiatın kitabı, matematiksel sembollerle yazılmıştır.
Kuşku,bilimin babasıdır.
Keşfedildikten sonra gerçekleri anlamak kolaydır. Mühim olan keşfetmektir.
Evrenin kitabı matematik diliyle yazılmıştır.