Şiddet araçlarının teknik gelişimi artık öyle bir noktaya geldi ki, hiç bir siyasal amaç, insan aklının sınırları içinde, bu araçların yıkıcı potansiyeline denk değildir;ne de silahlı çatışmalarda bu araçların kullanılmasını haklı kılabilir.
Eğer düşündüğüm herşeyi aklımda tutabilecek kadar güçlü bir hafızam olsaydı, bana öyle geliyor ki hiçbir şey yazmazdım... Benim için önemli olan düşünme sürecinin kendisi.
İnsan zorunluluğa neden maruz kaldığım bilemediği takdirde, özgür olamaz ve kendisini zorunluluktan kurtarmaya çalışması da onu hiç bir zaman özgür kılmaz.
Dünün üzüntüleri ve yarının endişeleriyle donatılmış bir kalpten, bugün bir şey bekleme.
Herhangi birini yok saymak, onu kendi varlığından kuşku duymaya yöneltir.