Dünyâyi ele geçirmek için âhireti vermek ve insanlara yaranmak için allahü teâlâyi bırakmak ahmaklıktır.
Fazladan nafile ibadet yapmaktansa, günahlardan sakınmak daha efdaldir. Tıpkı bir farzın edasının, binlerce nafileden üstün olduğu gibi.
Dini hükümleri kendi aklıyla anlamak ve aklı ona rehber etmek isteyen, peygamberliğe inanmamış olur. Onunla konuşmak akıl işi değildir.
İyi biliniz ki, bid'at sahibi ile konuşmak, kâfirle arkadaşlık etmekten, katkat daha fenadır. Yetmişiki türlü bid'at sahibi vardır. Bunların içinden en kötüsü, peygamberimizin eshâbına düşmanlık edenlerdir.
Gençlik çağının kıymetini biliniz! bu kıymetli günlerinizde, islâmiyet bilgilerini öğreniniz ve bu bilgilere uygun yaşayınız! kıymetli ömrünüzü faydasız, boş şeyler arkasında, oyun ve eğlence ile geçirmemek için uyanık olunuz.
Eshâb-ı kirâm arasındaki uygunsuzluklar ve muhârebeler iyi düşünceler ve olgun görüşler ile idi. Nefsin arzuları ile ve cehâlet ile değildi. İlm ile idi. İctihâd ayrılığından idi.
Varlıkların en üstünü insandır. Mahlûkların en aşağısı, en kötüsü de, yine odur. Çünkü, âlemlerin rabbinin sevgilisi olan muhammed mustafâ insan olduğu gibi, âlemlerin rabbinin düşmanı olan ebû cehl bin hişâm da insandır.
Mübahları gelişi güzel kullanan, şüpheli şeyleri yapmağa başlar. Şüphelileri yapmak da harama yol açar.
Kurtulmanın tek çaresi vardır, o da kurtulanlarla beraber olmaktır.
Bir farzı vaktinde yapmak, bin sene nâfile ibâdet yapmaktan daha çok faydalıdır.