Bir cumhuriyette en tehlikeli şey eskiden kaldırılan yasanın tekrar yürürlüğe konmasıdır.
Dünyada hiçbir silahsız hareket başarıya ulaşamamıştır. Silahlı peygamberlerin başarılı silahsız peygamberlerin başarısız olmasının sebebi budur.
Özgür bir şehri ele geçirip o şehri yerle bir etmeyen kişi o şehrin kendisini yerle bir etmesini beklemelidir.
Doğada hep iki çizgi varolmuştur. Biri zirve diğeri diptir. Zirveye çıkanlar daha fazla yükselemeyecekleri için düşerler, diptekiler ise daha fazla aşağı düşemeyecekleri için yükselirler. İşte doğada iyiden kötüye kötüden iyiye bir gidiş vardır.
Darbe bir ülkede yönetimin iyi işlemediğinin göstergesidir. Ordusu ne kadar güçlü olursa olsun iyi yönetilemeyen devlet yok olmaya mahkumdur. Çünkü ordu sadece dıştan gelen saldırılara karşı çözüm üretebilir. Ne olursa olsun darbeye karşı çözüm olamaz çünkü darbe yönetimin iyi işlemediğinin yani içten gelen bir tehlikenin ürünüdür.
Halklar doğaları itibariyle kararsızdırlar ve onları bir şeye inandırmak kolay olsa bile,bu inanca kuvvetle sarılmalarını sağlamak zordur: dolayısıyla , işler o şekilde düzenlenmelidir ki, artık inanmaz oldukları zaman zorla inandırılabilsinler.
Türk iktidarında bulunan selim babası beyazid ve dedesinin çok üstünde işler yapacak gibi görünüyor.
Türk hükümdarlığının ele geçirilmesinin çok güç, fakat bir kez ele geçirilirse onu elde tutmanın ise çok kolay olduğu görülür.
Korkulmak sevilmekten iyidir. Sevgiyi ayakta tutan şey, şükran hissidir. Ancak insanlar fazlasıyla bencil olduklarından, kendi işlerine geldiği noktada bu şükran hissini bir kenara bırakıp çekip gidebilirler. Oysa korkuyu ayakta tutan, cezalandırılma olasılığıdır ki bu olasılık her zaman daha etkilidir.
Asıl dikkate alınması gereken şu: insanlar kazanılmalı, ya da kökleri kazınmalıdır; ağırlıksız baskılara karşı öc almaya kalkışır, ağır baskılara karşı koyamazlar. Bir insana baskı uygulandığında, öyle bir yol izlenmeli ki, öc almayı düşünmeye fırsat bulmasın.